May 22

− Neyse benim gitmem lazım.

− Tamam.

− Ha ama dur şeyi unuttum, yarın sabah bizim eski sınıf arkadaşlarıyla kahvaltı yapalım diyoruz. Ne dersin?

− Bilmem ki.

“Seni niye çağırdılar ki” dedi ev arkadaşım. “Bilmem, ben de çok uzak değildim onlara, yan sınıflarındaydım sonuçta” dedim ama benle ilgilenmiyor, bilgisayardan gözünü ayırmıyordu. Bir yandan da konuşmaya devam etti: Devamı

May 07

En az dört saattir yolda olmalıydım, saatimi almayı unutmuştum. Hava ılık, güneşli ve yürümeye elverişliydi. Sadece saatimi değil, her şeyimi almayı unutmuş gibiydim, taşıdığım fazla bir yük yoktu çantamda. Zaten beni bekleyenler inatla hiçbir şeye ihtiyacım olmadığını vurgulamışlardı. Gerekli olan her şey varmış orada. Sanırım çocukluğumdan beri oraya gitmek istiyorum, fakat bir türlü zaman bulamamıştım, sürekli ertelemek zorunda kalmıştım. Hayat, böyle uzun tatillere fırsat vermeyecek kadar yoğundu. Belki de cesaretim yoktu. Devamı

yazı çizi