Ağu 18

yazma-terapisiKafanda dönüp duruyorsa düşünceler, birbirine çarparak ya da teğet… Okunacak kaygısı olmadan kendine yazmak en güzeli. Gelen bütün soruları, sözleri, küfürleri… Kaygısız sıralayıverince akıp gider. Kâğıda dökülenler senden uzaklaşırken zihninde yer açılır. Kaygıyla, hüzünle, korkuyla doluyorsa açılan boşluk, devam edersin yazmaya. Kesik kesik solumaktan derin nefes almaya geçene dek. Devamı

Nis 26

Yollarda olmak ya da “havalarda”… Birlikte yolculuk ettiğin birileri olsa da kendinle baş başa kaldığın anlar mutlaka vardır. Düşüncelere dalınan “an”lar…

Enginlere bakarken bir kalem kâğıt alsan eline ya da klavye, telefon. Ağzına geleni döksen kâğıda veya ekrana. Evet, “ağzına geleni”. Hiç tasasız, kim okuyacak diye düşünmeden, sadece kendine yazsan, içindeki sesin gizli sözlerini. Bırak aksın gitsin, kendinle muhabbet et. Bırak “dünyayı”, sadece sen varsın. Devamı

yazı çizi