Ağu 27

Ah Gregorius ah! Sen de gittin. Hem benimlesin hem yok… Bitmeseydi bu kitap!

Aniden çıkıp gittiğinde yüreğimi çaldın, “İşte cesaret!” dedim. Birlikte kitapçıya gittik, yola çıktık, şiir gibi sözleriyle bizi çeken Prado’nun izinde. “Sözlerin kuyumcusu”…

İçimizde olanın ancak küçük bir kısmını yaşayabiliyorsak gerisine ne oluyor?

Prado… Sözleriyle büyüledi bizi, neler yaşamıştı ki bunları yazmıştı? Prado’yu anlamak mıydı amacımız, yoksa kendi dehlizlerimize inmek mi onun mum ışığında? Devamı

Ağu 17

İyi yazmak için okuyalım. Tamam da ne okuyalım? Tabii ki edebiyat. Roman, öykü, şiir, günce, deneme…

Neden edebiyat?

Sözcük dağarcığını beslemek için: Gündelik hayatta o kadar az sözcük kullanıyoruz ki…

Farklı üslupları tatmak için: Kendimizi anlatmanın o kadar fazla yolu var ki…

Duyguları ortaya koyabilmek için: O kadar az bahsediyoruz ki duygularımızdan. Devamını siz getirin… Devamı

Tem 29

Cumhuriyet Kitap’ta en sevdiğim sayfa Feklavye. Semih Poroy, yazmayı, yazarlığı, kitabı çizerek anlatıyor. Bu kez, yazar olmak isteyen birinin bir “üstada” danışma anını çizmiş. Üstat, her gün en az iki sayfa yazması gerektiğini söyleyince rahatlıyor yazar adayı: “En az iki bin kitap okumam gerektiğini söyleyeceksiniz sanıyordum.” Üstadın cevabı: “Daha okumadın mı!?”

Devamı

yazı çizi