Nis 13

Karanlık bir odanın içindeyim. Her şey çok eski, tozlanmış. Kilolarca toz var üstümde, yüzyıllardır burada gibiyim. Çok soğuk, dakikanın yüzde birinden daha kısa bir zaman önce kar yağmış sanki her yere. Yorganlarla örtünmek istiyorum, ananemin diktiği yün yorganlarla. Yavaş yavaş binerse tüm ağırlıklar, canım acımadan, ezile ezile kaybolurum. Oda ışıksız ama ara ara odanın içinde beliren, odadan daha karanlık görüntüler var, siyahın dibi, kara delik gibi. Bazen bir insan bedeni, bazen bir eşya, bazen bir his. Her gelenle üzerimdeki ağırlığın arttığını hissediyorum. Gelen dediğime bakmayın, ne kapıyı açıp geliyorlar, ne de pencereden, ol diyorum oluyorlar, peyda oluyorlar.

Bedenim odanın içinde bir karınca gibi, nasıl görebiliyorlar, yüklerini nasıl tam da üzerime bırakabiliyorlar anlayamıyorum. Devamı

yazı çizi