Tercih / Hande Üretürk
Yazan Kategori atölyeden“Beyaz ten, pembe dudaklar, koyu kahve bakışlar… Eh, bacaklar, bel, göğüsler de fena değildi hani. Kim demiş, önemli olan ruh güzelliği diye, şöyle bir baktın mı aklında kalacak, kalacak ki dönüp tekrar tekrar bakacaksın. Gece rüyana da girecek, yolda yürürken yüzünü de gülümsetecek. Zaten daha genç değil miyiz, ruhen anlaşalım da ne yapalım. Yarın bir gün öyle ya da böyle veda edilecek, anın tadını çıkarmak lazım. Anın tadı tenle kokuyla olur. İki öptün mü gelecek planları yapan hatunlardan Tanrı korusun. Cepte para, serde gençlik varken eğlen eğlenebildiğin kadar.”
Böyle nutuklar atarken oldu olanlar. Onsuz olmaya katlanamamaya, kimseleri yerine koyamamaya, her dakika kiminle, nerede, ne yapıyor merak etmeye başladı. İçip içip farklı insanlarla tanışırdı, her kadehte onu düşünmeye başladı. Bugünden yarının tasasını taşımazdı, her günü onunla birlikte hayal etmeye başladı.
Değişmeyen tek şey vardı. Ne kimse ona ait olsun istiyordu, ne de o kimseye. İliklerine kadar işlemiş bu tercih onundu. Sahip olmanın ağırlığını yaşamak istemiyordu, birine bağlı olmanın yükünü taşımaktan hoşlanmıyordu. Anlatabilmek isterdi ona, sevgisiyle alakası yoktu bu durumun. Verdiği değerle ilgili değildi. Bir gün ansızın terk edip gidebileceği anlamına gelmiyordu. Onunla olmak, her yeni günün getirdiği bir sıradanlık değil, seçimi olsun istiyordu. Anlatmak zordu…
Gaye’nin notu: yazı çizi atölyesi ürünlerinden.