Üç Duygu / Hande Üretürk
Yazan Kategori atölyedenİki tane yumurta kırdı, ıspanak yemeğine yumurta çok yakışırdı. Tam da kocasının sevdiği yemekler vardı bu akşam. Nermin, örnek bir ev kadını olarak evi temiz tutmak, giysileri yıkamak ve ütülemek, her öğün taze yemek hazır etmek görevlerini hiç aksatmazdı. Dolapta eksik mi var, markete gidilirdi. Bir tanıdığa ziyarete mi gidilecek, pasta börek hazırlanırdı. Kocası iş gezisine mi gidecek, valiz hazırlanırdı.
Menekşeler soldu diye sabahtan çiçekçiye gitmiş, yeni toprak almıştı. Saksıları değiştirmiş, çiçekleriyle konuşmuştu. “Ah benim güzellerim, neye bozuldunuz böyle? Alın size yeni toprak, gülen yüzünüzü gösterin de ben de bakmalara doyamayayım.”
Sonra hazırlanıp arkadaş oturmasına gitmişti. Sekiz-on kadın sık sık birbirlerinin evinde bir araya geliyorlar, sohbet ediyorlardı. Akşam yemeği saatine yakın eve dönmüş, mutfağa girmişti.
Zil çaldı, her zamanki saatten biraz geç gelmişti kocası. Nermin elini kuruladı, önlüğünü çıkarıp kapıya doğru yöneldi. Kısa bir süre sonra yemek masasındaydılar. Eşi biraz dalgın görünüyor, çok konuşmuyordu. Nermin kendi gününden bahsetmeye başladı. Arkadaş oturmasındaki ufak tefek dedikoduları anlatıyordu. “Son zamanlarda Esin’in hallerinde bir tuhaflık var, hepimiz fark ettik, bugün de erkenden kalktı. Gidince bilenler bahsetti, hayatında biri varmış.” Esin genç yaşta karar verdiği bir evliliği iki sene önce bitirmişti, Nerminlere çok yakın oturuyordu. “Bizden sakladığına göre yalan yanlış biri olmalı, belki de biri değil, birileri var.”
Kocasının tokadı yüzünde şakladı, sözüne devam ederken. “Bilmeden etmeden ne yakıştırmalarda bulunuyorsun kadıncağıza, sus!” Nermin ne diyeceğini bilemeden susup kalmıştı. Boğazı düğümlendi, gözünden yaş gelmiyordu. Kocası masadan kalkmış, yatak odasından birkaç parça eşya almaya başlamıştı. Nermin hâlâ yemek masasında, ne olduğunu anlamaya çalışarak oturuyor, gözyaşlarını içine akıtıyordu. Az sonra kapanan sokak kapısının sesini duyacak, odadan alınan eşyaların yokluğunu hissedecekti.
O gün büyük bir fırtına koptu Nermin’in kalbinde. Sebebini anlayamadığı şekilde terk edilmişti. Henüz terk edildiğini bile fark etmemiş, yediği tokat için neden aramaya çalışıyordu. Aynı gece büyük bir mutluluk oldu Esin’in evinde. Bir yıldır gizli gizli görüştüğü adam, karısından ayrılmak istediğini söyleyerek birkaç parça eşyasıyla gelmişti. Daha birkaç saat önce buluştuklarında hiç bahsetmemişti bundan ya, öylece çıkagelmişti. Nedenini sormadı bile, önemli olan gelmiş olmasıydı, hangi rüzgâr sebep olduysa olsun.
Kediler şahit oldu, Nermin’in kocasının Esin’in evine gidişine. Daha birkaç saat önce geldiği yere geri dönüyordu. Ne zamandır olmak istediği, mutluluğu bulduğu kadının yanına gidiyordu. Nermin’in bunca yıldır evliliklerine ve kendisine gösterdiği sevgi ve saygıyı unutmuştu. Az önce Esin için yaptığı yakıştırmanın kızgınlığını yaşıyordu sadece. Nermin üzülüyor, kocası kızıyor, Esin seviniyordu. Üç farklı insan, üç farklı duyguyu yaşıyordu.
Gaye’nin notu: yazı çizi atölyesi ürünlerinden.