Ara 22

Bir yabancılaşmadır gidiyor. Memleketimde kendimi “yabancı” gibi hissediyorum. Niye mi? Türkçe konuşuyorum da ondan!

Hele İstanbul, hele de iş dünyasının durumu pek fena, affedersiniz “terrible” diyecektim. E-postalarda şöyle bir kısaltma görüyorsunuz örneğin: ASAP. “Bu da ne?” diye Google’a sorunca anlıyorsunuz ki İngilizce “As Soon As Possible” sözünün kısaltmasıymış. Türkçe mealine gelince: Mümkün olan en kısa sürede.  Ne oldu bizim “İnşallah tez zamanda” deyişimize? Kullansak mı “ASAP”? Devamı

Ara 15

“de” bağlacı ile “-de” durum ekinin yazımları sıkça karıştırılıyor. Bu konuyu çok önemsiyorum.

Söyleyişten ayırt etmek en kolay yöntem. Aşağıdaki örnekleri sesli okursanız daha iyi anlayacaksınız.

Ayrı yazılan “de” bağlacını ayrı bir sözcükmüş gibi vurguluyoruz söylerken: Devamı

Eki 18

Yazarken düşünmeyeceksin. “Haydaa! Bu da ne demek şimdi!” deme. Düşünmeyeceksin işte. Tabii beynin işleyecek, düşünceler hızla akacak. Kendini o akışa teslim edeceksin. Her sözcükte durup düşünmeden, hesaplamadan.

Seni sürükleyen sevdayı yaşar gibi yazacaksın. Sevdalanınca düşünüyor musun? Sorup duruyor musun: nasıl oldu, neden, oldu mu, olmadı mı… Devamı

yazı çizi