Ara 23

Kahve / Sinemis Meker

Yazan Editör Kategori atölyeden

Bugün kapıyı açıp onu karşımda görünce çok şaşırdım. Hemen içeri davet ettim. Pencerenin önündeki mor koltuklara oturduk. Sessizlik bozulsun diye yanı başımda duran radyoyu açtım. “Kahve ister misin?” diye sordum, “Sade olsun” dedi.

On sene önce de sade içerdi kahvesini. Yetişmesi gereken bir yer varmış gibi acele acele yudumlar, son yudumun bitmesini beklemeden hızlıca uzaklaşırdı. Yarım kalırdı cümleler.

Yıllarca o cümleleri tamamladım, bazen uzun soluklu virgüller koydum, bazen soru işaretleri, ama hiç nokta koymadım cümlelerin sonuna.

Şimdi pencereden dışarıya bakıyor ve irili ufaklı noktaların kristallere dönüşüp salına salına yere düşüşünü izliyorum.

“Aynı manzarayı mı seyrediyoruz” dedi.

“Farklı yerlerden de olsa hep aynı manzaraya bakmadık mı” dedim.

Güldü. Ben de güldüm. Bakışlarımız birleşti ve yılların biriktirdiklerini dizginlerinden kurtarıp kahkahalarımıza kattık.

Bu mevsim hep böyledir zaten, her sene yeniden kanarım manzarasının güzelliğine.

Tipiye çevireceğini bile bile havanın, aldanırım uzun uykuların rehavetine, göç etmiş kuşlardan geriye kalan sükûnetin çağrısına.

“Biletimi aldım. İki saat sonra uçuyorum, en iyi sen bilirsin bu işi ne kadar istediğimi” dedi.

İçim cız etti.

“Bilirim” dedim. Boğazıma dizilen sözcükleri yuttum ve yeniden kahve almak için mutfağa gittim.

Ne demeliydim, kal demem için mi gelmişti, veda mı ediyordu. Gitmesine izin verirsem bir daha dönmeyecek biliyorum. Dışarıda kızakla kayan çocukların çığlıkları yüksele yüksele savruluyordu içimde. Tüm cesaretimi toplayıp içeri girdim.

Ayakta durmuş pencereden dışarıyı seyrediyordu.

“Doğanın en aydınlık hali, nasıl da örtüyor yarım kalmışlıkları değil mi?” dedim.

Radyodan gelen ses ağır tipi nedeniyle tüm uçuşların ertelendiğini söyledi.

Göz göze geldik.

“Kahve kaldı mı?” dedi.

İlk kez telaşsızdı sesi.

Gaye’nin notu: yazı çizi atölyesi ürünlerinden.

Yorumlar akışı .

yazı çizi  
Facebook Twitter More...