Parizyen Zuhal | Burcu Olsen Şahin
Yazan Kategori atölyedenMerhaba… Bendeniz Zuhal efendim. Namıdiğer Parizyen Zuhal! Gerçi siz beni eskiden beri bilirsiniz. Saklı kalamamış bedenimin bin bir haline şahitlik ettiniz. Sahi! En son ne zaman mesut gördünüz beni. Hiç mi? İnanın ben de hatırlamıyorum. En son hangi yastıkta huzurla uyudum bilmiyorum. Selasız sabahlara uyandı yüzlerce kez öldürülmüş bedenim. Çelimsiz, ziyan ruhumu da almış yanına… Kalıbına uymayan sahte sahiplikler peşinde. Yüzüm yerine gecelere yaptım onca makyajı karşınızda, bitkince. Karanlığı, pisi, derdi renge bulasın, gizlesin gerçeğini diye. Sizin de benden aşağı kalır haliniz yok aslında. Odamın en soğuk parçası sizsiniz. Bu müşkülpesent tavrınız boynuma kolye oldu her defasında. Etrafınıza sardığım renkli otrişler bile iyi gelmedi, yumuşatmadı grinizi. Tek iyiliğiniz var, kadehimi kaldırdığımda hiç kırmadınız beni. Siz de bana içtiniz, eksik olmayın.
Sizden daha gri biri daha var bugün aramızda. Sizin sessizliğinize inat tek seferde büyük gürültü koparıyor. Siz kollarınızı kavuşturup seyrediyorsunuz, o bitiriyor. Ne dert kalıyor ne tasa. İçimdeki cehennem sesleri susturuyor, en önemlisi de bu. İşaret parmağımla ortaklaşa final yapacağız bugün sahnenizde. Umut kalmadıysa sesim kirletmesin kimsenin kulaklarını. Ben boğuluyorken nefes alabilen varsa, son nefesimi ben seçebilirim. Çaba için çok geç, yaşanmamışlar için erken veda…
Not: yazı çizi atölyesi öykülerinden.