Ara 24

Kollarında sıkı sıkı tuttuğu yavru korkudan titrerken yavaşça kulaklarının arkasını okşadı. Aynı anda kalabalık anahtarlığından evinin kapısını açanı bulmayı başardı. “Geldik işte.” Şefkat dolu sesi küçük kedinin kulaklarında yankılanırken bacağıyla ittirerek kapıyı kapattı. Sapsarıydı ve enine beyaz çizgiliydi, ancak o kadar minikti ki diğer yavruların arasında ezilip annesinin sütüne hasret kaldığı kesindi. Çantasını kenara koyup sarı botlarını çıkarmakla uğraşırken çoktan bir sürü meraklı göz halının kenarından, koridorun başından ve komodinin altındaki boşluktan getirdiği yabancıyı izlemeye başlamıştı. Devamı

Ara 21

Yine uyku tutmadı işte, ilaçlar falan kâr etmiyor artık. Mutfak, bitki çayları, uyku ilaçları ile dolu. Eskiden ılık bir duş, biraz şarap iyi gelirdi, o da yok. Yatağın içine girince ecinniler basıyor sanki her tarafımı. Veremediğim cevaplar, geçen gün kaçan çorap ki artık kaçmak üzere yapıldıklarına karar verdim… Yöneticinin bön suratı, aklına gelebilecek ne varsa insanın, yastığımın ucunda düşünülmek üzere sıraya giriyorlar.

Biraz balkona çıkmak farz oluyor öyle anlarda, nefes almak için. Sigara içmek, şehrin ışıklarına dalmak, kaç kişinin şu an seviştiğini düşünmek… Devamı

Ara 20

Kulaklarına uhrevi bir ezgi doldu. Gözlerini açtı. Kongre Salonu hıncahınç doluydu, tek bir çıt bile çıkmıyordu. Sahnede loş bir ışık altındaki neyzen üfledikçe, Maya’nın bütün sıkıntıları bir bir uçup gitmeye başlamış, tüm vücudunu garip bir sarhoşluk hissi kaplamıştı. Mutluluktan başı dönüyordu. Gözlerini yumdu. Elleriyle kulaklarını kapatıp ney’in hüzünlü sesini hapsetmek istedi. Bir süre sonra ağlamaya başladı. Gözyaşları yanaklarından sicim gibi süzülürken, annesinin vefatından bu yana ilk defa kendini hafiflemiş ve huzurlu hissetti. Devamı

yazı çizi