Haz 13

sanikUnuttuğu her neyse bir türlü hatırlayamıyordu. Heyecanını gizlemeye çalışarak içeri girdi. Eksik bir şey vardı, ama neydi? İçeri girer girmez heyecanı katlandı. Salondakileri başını hafif öne eğerek selamladı, kürsüye yöneldi. Salondakiler meraklı gözlerle beklerken, duraksadı, kravatını gevşetti, saçlarını karıştırdı. Neyse ki hoparlörün cızırtısından ilk cümleleri anlaşılmadı. Devamı

Haz 12

dogmamis-olanaDaha kime, neye benzediğini bile bilmiyorum, ama her şeyi gördüğünü biliyorum, hep yanımda olduğunu da. Bak, işte şuradaki Gül abla. En köşedeki dükkânda oturan, 22 numarada. Kendimi ona yakın hissetmem bu numarayla başladı.

Babam bütün gün sayılarla uğraşıyor, hesap makineleri, faturalar havada uçuşuyor, ama bana hiç soru sorma fırsatı vermiyor. Devamı

Haz 10

balkonYine yalan söylemişti işte!

Heyecanını gizlemeye çalışarak içeri girdi. Onu, benim kadar tanıyan başka kimsenin olmadığını biliyordu. Yine, bile bile lades… Böyle zamanlarda yalan söylemediğini anlamayayım diye gözlerini kaçırmazdı. Ufak bir gülümseme… O güzel dudaklarıyla hiç çıkarmadığı küpeleri arasındaki mesafeyi birkaç milim kısaltacak kadar yalnızca. Devamı

yazı çizi