Ara 30

İbrahim önündeki yemek listesine bakıp ağlıyordu. Gözyaşları minik toplar halinde yanağından süzüldü ve en sevdiği yemeğin ismine düştü. Kalın parlak kartonun üzerinde uzun süre kaldı o damla.

Biliyordu, erkekler ulu orta ağlamamalıydı ama gözyaşlarına engel olamamıştı.

Devamı
Ara 25
“Sonsuz Bekleyiş”, Sasha Vinci

Evet, nerede kalmıştık? Ha, şu “öfkeli Tanrı”dan bahsediyordum sana. İnsanları oldukları yerde eriyen heykellere dönüştüren Tanrı’dan.

Buraya yeni gelmiş diyorlar. Herkes köşe bucak kaçıyor. Saklanabilirsen kem gözlerinden yaşadın demektir. Geçtiği hiçbir şehirde insan bırakmamış diyorlar.

Önce bir bulut şeklinde görünüyormuş. Tanrı görmeyenler “İşte ben de gördüm, ben de” diye sevinirken vücutları kaskatı kesilivermesin mi!

Bazen kargalar bile daha sevimli görünür ya en renkli kuşlardan, ya da zifiri bulutlar güneşin yakıcılığından daha neşelidir. İşte hayatta kalanlara da dünya böyle görünmeye başlamış.

**

Devamı
Ara 24

Çok havalı görünüyorsun şekerim, diyor. Eteğine bayıldım. Kime diktirdin?

Siren Hanıma. Burda’dan kendim seçtim patronu. Saçım çok mu berbat?

Hmm. Yok canım. Gel içeri, bir çay içelim çıkarız. Hanya böreği de yaptım Serra’ya götürmek için, birer tane yeriz artık.

Devamı
yazı çizi