Kas 06

Bedri Rahmi Eyüboğlu’nu balıklarıyla sevdim. Bedri Rahmi Koyu’ndaki (Fethiye) kayaya işlediği bu balığı da görme şansım oldu. Daha da çok sevdim onu. 101. Yıl Sergisi‘ni duyunca çok sevindim. Deniz’le birlikte heyecanla gittik Arete Sanat Galerisi’ne. Kendimize yazma üzerine basılmış balıklarından aldık.

Sergi, 1920’lerden başlıyor, 1970’lere kadar geliyor. Her on yılda kendini nasıl yenilediğini, aynı zamanda yüreğini nasıl koruduğunu gördük. Resimlerinin yanı sıra seramik ve tahta çalışmalarından birkaç örnek de var.

Seviyorsanız gidip yaşayın onu… Balıklarından da alın ki neşe getirsin size ve denizin kokusunu…

Eki 16

Raymond Chandler, Amerikan polisiyesinin eski, klasikleşmiş isimlerinden. Kitapları Türk polisiyesinin ustası Ahmet Ümit’in editörlüğünde Everest Yayınları’nca yayımlanıyor.

Göldeki Kadın, serinin dördüncü kitabı. Büyük Uyku’yla başladı seri. Ardından Yüksek Pencere ve Elveda Güzelim geldi. Hepsinin başkahramanı aynı: Philip Marlowe. Kendi kafasının dikine giden bir özel dedektif. Humphrey Bogart’la özdeşleştirebiliriz onu, Büyük Uyku’nun film uyarlamasında (The Big Sleep) canlandırmıştı Marlowe’u.

Marlowe, her zamanki sakin haliyle kaybolan bir kadını bulmaya çalışırken olaylar gelişiyor. Cinayet kaçınılmaz, işin içinde o varsa. Devamı

Eki 02

Durur mu? “Zaman görecelidir” derken hem akıp hem de durmasını mı kastetmişti Einstein?

Bu boyutta akıyor seyrinde, basitçe. Bu boyutta duruyor, olduğu gibi. Aynı boyutta… Zıtların birliği mi? “Bir” mi akan ve duran…

Anlamak gerekiyor mu zamana ne olduğunu? Ya ölçmek? Anlamsızca dururken…

yazı çizi