Eki 22

Kara bir tren, güzel bir sonbahar sabahı, ağır ağır girdiği istasyonda poflayarak durdu. Banklara dökülen yapraklar trenin dumanından oraya buraya savruldu. İstasyonda uzun, sarı saçlı küçük bir kız babasının nasırlı elini sımsıkı tutuyordu. Yenik bir ordudan geriye kalan savaşçılar gibiydiler. Toplayarak ellerini cenk yerinden, o kara trene binerek bu şehirden sessizce çekip gitmeliydiler. Anne ve babası fısıldaşırken duymuştu: “Bu şehirde bize yer yok” demişti babası. Devamı

Kas 06

Bedri Rahmi Eyüboğlu’nu balıklarıyla sevdim. Bedri Rahmi Koyu’ndaki (Fethiye) kayaya işlediği bu balığı da görme şansım oldu. Daha da çok sevdim onu. 101. Yıl Sergisi‘ni duyunca çok sevindim. Deniz’le birlikte heyecanla gittik Arete Sanat Galerisi’ne. Kendimize yazma üzerine basılmış balıklarından aldık.

Sergi, 1920’lerden başlıyor, 1970’lere kadar geliyor. Her on yılda kendini nasıl yenilediğini, aynı zamanda yüreğini nasıl koruduğunu gördük. Resimlerinin yanı sıra seramik ve tahta çalışmalarından birkaç örnek de var.

Seviyorsanız gidip yaşayın onu… Balıklarından da alın ki neşe getirsin size ve denizin kokusunu…

yazı çizi