Şub 20

Osmanbey hiç olmadığı kadar sıcak bu kış. Ilık havanın en büyük kanıtı, semtin asıl sakinleri olan kedilerin, araba altları ya da bir palasın kuytusundan medet ummadan, sağa sola aheste yürüyüşleri. Sırtımdaki gitarın telleri hiç gerilmedi nemrut soğuktan sebep. Güneşin yeni bir günü başlatmasına birkaç saat kalmasına rağmen, ıssız değil güngörmüş sokağım. Her gece olduğu gibi, kulağımda çaldığım son şarkının notaları, gün doğmadan yatağa uzanma telaşındaki bacaklarıma yetişmeye çalışıyorum. Devamı

Şub 24

Boş bir defter elimde kalan. Hiç kurulmamış cümleler, zihnimin atölyesinden üzerine aksın diye bekliyor. Zaman her şeyin ilacı olamayacak kadar yaşlı ve yorgun. Bütün iyi fikirler kapatmış dükkânı. Aydınlık çıkışlara da sırtım dönük. Ne zaman uydumsa ben bu karamsarlığa? Beynim uyumak için pijamalarını bile giymiyor. Yıkanmıyor, yemiyor. Tadı yok bir de yapsa ne? Devamı

Şub 13

Üşüyorum…

Ayakkabımın tekini trene binerken düşürmeseydim, yol boyunca, yırtık çorabımdan özgürlüğüne kavuşmuş başparmağımı izlemek zorunda kalmazdım. Vagonun ahşap zeminindeki aralıklardan kar dışında bir şey göremiyorum. Soğuk her yerden giriyor ve canımızı acıtıyor. Vagona istiflenmiş kalabalığın nefesi bile soğuk artık.  Bu ağır koku, bizden önce taşınan hayvanlara ait sanırım. Şimdi sırada biz varız. Yüzlerce çocuk, çoğu hasta. Öksürük ve ağlama sesleri hiç dinmiyor. Devamı

yazı çizi