Ara 08

Elimde pazar çantalarıyla binanın kapısına vardığımda, ağzında yavrusuyla beni bekliyordu.

Seni bekliyormuş demek, diye seslendi arkamdan Adliye Kâtibi Nuran Hanım. Gözüm hiç tutmamıştı ama, kedicağızın bir bildiği vardır belki. Bakalım…

Karşı binadan Pakize Hanım, Nuran Hanımın Adliye’de kâtip olduğunu – belki de kâtip muavini, demişti – ama Adliye kâtibi olmadığını kulağıma fısıldamıştı. Günahı boynuna.

Devamı
Ara 06

Çıkış yoktu.

Hasmım karşıda beni bekliyordu. Elinde kızılcık sopası, ağzında çiğnediği sakızıyla gözlerini kısarak bana baktı. Gel, der gibi bir hareket yaptı eliyle.

Ona yaklaşıp duruyordum. Çünkü tek çıkış hasmımın olduğu taraftaydı.

Yanımda bir kadın belirdi. Sırtı kamburlaşmıştı, eşarbını boynunun altından bağlamış, bir elinde çekiştirdiği pazar arabasıyla bir yerlere gitmeye çalışıyordu.

Bana başka bir çıkış gösterir misiniz, dedim.

Beni duymamış gibiydi. Gözlerini hafifçe kaldırdı. Aranır gibi yaptı. Fakat aradığını bulamamıştı. Tekrar aşağı düşürdü gözlerini.

Devamı
yazı çizi